14 Nisan 2015 Salı

Ayrılık zamanı!

          İnsanın hayatı boyunca çelişki içerisinde olduğu zamanlar olabiliyor. Kişilere göre çelişki değişim gösteriyor olsa da, ben kendime gelene, eski ben olana kadar her şeyden uzaklaşmak istiyorum. Dan Brown’un söylediği “Başarmak zordur, kolaya kaçarsan sonuç basitleşir. Unutma; yokuş aşağı inmek kolaydır ama manzara tepeden seyredilir.” sözünü de aklımdan hiç çıkarmadan aranıza daha güçlü döneceğimi düşünüyorum.

          Bugün yazmış olduğum bu yazımla sizlerle 38 farklı konuda ama içerisinde hep spor olan yazılarımı paylaştım. Fakat son zamanlarda kendim ve yazdıklarım arasında çelişki içerisinde olduğumu fark ediyorum. Nedir bu anlattıklarımla yaptıklarımın birbirini tutmaması?
          Daha önce sizlerle “Sporun insan psikolojisi üzerindeki etkileri” isimli köşe yazımı paylaşmıştım. O yazımda "İnsanların ruh sağlığını düzeltip, yaşam kalitesini nasıl yükseltebiliriz?" diye sordum ve bunu “sporun fiziksel faydaları dışında tedavi edici etkisini hatırlayıp, depresyonu engellemekte etkili olduğunu hatırlatmak isterim.” diye de açıkladım. Ayni yazımda, sporun huzur ve sakinlik verdiğini, stresi önlediğini, ruhsal bozukluğa iyi geldiğini ve güçlü bir bünye ile bir ruhsal denge getirdiğini ayrıca Yüce Atatürk’ün “Sağlam kafa sağlam vücutta bulunur.” sözünü de yazdım.
          Peki haftada 8-10 kez idman yapan sürekli sporun içerisinde olan ben bu yazdıklarımla nasıl çelişkiye düşebiliyorum? Her zaman antrenman ve maç sonlarında tüm antrenörlerin yapması gerektiği gibi ben de kendi özeleştirimi yapıyorum. Nerede hata yaptığımı düşünüyor bir sonraki antrenman ve maça onu yapmamaya özen gösteriyorum.
          Yalnız bugün geldiğim noktada hayatımda sadece sporun olmamasından dolayıdır ki, sporun faydalarını bilen ve her zaman bu konuda sporcularımı ve kişileri eğitmeye çalışan ben bile sporun bu güzelliklerinden, yardımlarından faydalanamıyorum. Bu sebepledir ki kendimi toparlayana kadar her şeyden uzaklaşıp kendimi spora vermek istiyorum.
          Evet kendimi spora verince huzurlu olacağımı, sakinleşeceğimi, streslerden uzaklaşacağımı biliyorum. Bu yüzden şimdi sizlerden izin isteyerek belli bir süre köşem ve siz değerli okurlarımdan ayrı kalmayı düşünüyorum. Ben gazeteci, spor yazarı veya köşe yazarı değilim. Sevdiğim arkadaşlarımın yüreklendirmesiyle “Bilgilerini aktarman gençliğimiz için iyi olacaktır.” demesiyle bir spor adamı olarak yazmaya başladım. Bu ayrılık belki de uzun sürmeyecek, umuyorum ki çok kısa sürede tekrardan sizlerle bilgilerimi aktarmak için bu köşede olacağım. Şimdiye kadar sabırla okuduğunuz için hepinize teşekkür ediyorum…
          Spor yaptığımız an fiziksel değişimler dışında ruhen de rahatlamış bireyler olarak günlük yaşam sorunlarından uzak geçireceğimiz anlar bizleri moral olarak yüksek tutacaktır.

Sanki bu dünyada cebindeki tüm adresleri kaybetmiş bir yabancı gibiyim... Yolumu şaşırdım... Ve bundandır yordam da bilmeyişim…” İbrahim Tenekeci

Saygı ve basketbolla kalın.
Tahir Soyer
04/10/2012

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder