15 Nisan 2015 Çarşamba

Kubilay Rauf Beliğ (Gop)

          “Spora sportif değerlerle yaklaşan ve esas amacının toplumsal fayda ve hizmet olduğunu bilen çok az insanımız kaldı.”  Bu sözler sevgili hocamız Doç.Dr. Nazım Serkan Burgul'un 05/12/2010 yılında benimle ilgili bir yazısındaki yorumuydu.
          Nazım hocanın yazdıkları hep aklımda. 24 yıl önce tanıştığım ve hastası olduğum basketbol oyununu ülkemdeki gençlere nasıl aktarıp sevmelerini sağlamam gerektiği, onları uyuşturucunun ve alkol bağımlılığının arttığı ortamlardan nasıl kurtarabilir, sporu yaşam tarzları haline getirebiliriz düşünceleri ile Kubilay Hoca'nın kapısını çalmaya karar verdik. Soğuk havanın etkisini bayağı hissettirdiği bir kış gününde iki arkadaşımla Girne'ye doğru yola çıktık. Girne’ye vardığımızda mütevazi, sıcak ve mutlu bir yaşamın izlerini taşıyan bir apartman dairesinde bulduk kendimizi. 82 yaşına basmış, anılarıyla ve yazdığı şiirlerle ve yaşıtlarından çok daha dinç, sağlıklı görünen saygıdeğer hocamızın yaşadıklarını dinledikçe içimiz ısındı, bize verdiği enerjiyle günlük yaşamdan sıyrılıp adeta zaman tünelinde hocanın anıları içinde seyahate başladık. Kimdi bu saygıdeğer hocamız ve bizlere neler anlatmıştı sizlerle paylaşmak için sabırsızlanıyoruz. KUBİLAY RAUF BELİĞ (GOP).
          Kubilay Rauf Beliğ 14/01/1930 yılında Poli’de doğan Kıbrıs Türkünün yetiştirdiği ilk beden eğitimi öğretmeni. Saygıdeğer hocamızı sadece bununla anamayız, biyografisi başarılarla ve ilklerle dolu olan bir Kıbrıslı Türk. Kıbrıs Türkünün ilk yüksek lisans ve doktora yapan, daha lise çağlarındayken okulunda Tarih öğretmeninin etkisiyle ülkemizde ilk kez 19 Mayıs etkinliklerini düzenleyen ismi. Yüksek öğrenimini yurt dışında tamamlayıp Ada'ya öğretmen olarak döndüğü tarihlerde 1954 yılının 19 Mayıs kutlamalarını Taksim sahasında 800 erkek ve 600 kız öğrenci ile tam anlamıyla yapan baş organizatördür. Amerika’da Tenesse Üniversitesinde öğretim görevliliği yapan bu alanda ki ilk isimdir. Ayrıca Marmara Üniversitesi'nin spor bölümünün kurulmasında görev alan ve orada 7 yıl öğretim görevlisi olarak çalışan bir Kıbrıslı Türk kendisi.
Zeki ve başarılı olan bu spor adamımıza neden beden eğitimi öğretmeni oldunuz? Şeklindeki sorumuza cevabı ise: Kıbrıs Türk Lisesinde okurken tarih öğretmeni Yavuz Konnolu’nun sınıfta ders sırasında yakında 23 Nisan Çocuk Bayramı olduğunu ve bunu kutlamadıkları ve bu konuda, öğrencilerine ne düşündüklerini sorması onu ateşledi. Aynı zamanda iyi bir sporcu olması onun bu eğitimi almasına neden oldu. Ailesinin başlangıçtaki tüm itirazlarına ve oğullarının doktor olmasını beklemelerine rağmen.
          Saygıdeğer hocamız 1954 yılında Ankara Gazi Eğitim Enistütüsünü bitirip adamıza gelip Lefkoşa Türk Lisesinde öğretmenliğe başlamış. 10 yıl kadar burada öğretmenlik yapmış. 1963 yılında Amerika’nın Tenesse üniversitesine burs kazanarak öğretmenlik görevinden izin alıp bu üniversitede yüksek lisans eğitimi almaya başlar. İzinli olarak gitmesine rağmen Maarif dairesinden işinden durdurulduğuna dair yazı alır ve Kıbrıs’ta ki öğretmenliği sona erer. Bunu Tenesse Üniversitesinin dekanı ile paylaştığı zaman başarılı bir öğrenci olduğundan ona asistanlık görevi verilir. Daha sonraları ise bu okulda öğretim görevliliği yapar ve doktorasını da tamamlamış olur. 1967 yılında ailesini ziyaret etmek için ülkeye gelirken Türkiye’de o zamanın Beden Terbiye Müdürü olan arkadaşı Talat Akgül’ü ziyarete ettiğinde kendisine Marmara Üniversitesinin spor bölümünün kurulmasında görev alması ve öğretim görevlisi olarak çalışması teklifi yapılır. Savaştan çıkmış olan Kıbrıs’ın göç vermemesi için Türkiye ile Kıbrıs arasında yapılan antlaşma gereği Kıbrıslılar Türkiye’de çalışamazdı. Bunun üzerine rahmetli Kurucu Cumhurbaşkanımız Rauf Raif Denktaş’a ulaşılır. Denktaş’da Türkiye’ye ziyareti sırasında onun özel bir izinle burada çalışabileceğini söylemesi üzerine Marmara Üniversitesi spor bölümünün kurulmasında görev almış ve orada 1973 yılına kadar görev almış, ardından 17 yıl Avusturalya’da yaşamış sonra da Adamıza geri dönmüştür.
Hayatı başarılarla dolu olan saygıdeğer hocamızın katkıları, çalışmaları bir köşe yazısında anlatmakla bitmez. Bu insanlarımızın ülke sporuna verdiklerini bizler köprü görerek gençlerimize aktarmamız gerekir. Bu değerli insanlarımız yaşarken kıymetini bilip, bilgi birikimlerinden yararlanmalıyız. Ben basketbolla ilgili kısmını hazırlamakta olduğum “Kıbrıs’ta Basketbol Tarihi” isimli kitabımda anlatacağım. Dileyenler Kubilay Hoca'dan beden eğitimi ve spor konullarında her türlü bilgiye ulaşabilir.
          Kubilay hocamızla 3 saate yakın sohbet ettik. Zamanın nasıl geçtiğini anlamadık . 3 saat değil 3 gün dinlesek yine de sıkılmazdık. Saygıdeğer hocamız konuşurken o günleri yaşıyor gibiydi, bize anlattıklarından heyecanını, mutluluğunu ve hüznünü gayet iyi bir şekilde hissediyorduk. Sadece bilgi değil bizimle hayatından keyifli anı ve anekdotları da paylaştı. 1960 yılında Amerika basketbol milli takımı oyuncularının da bulunduğu Philedelphia takımı Kıbrıs’a gelmiştir. O zamanlar 2.04 metrelik oyuncuları bile barındırdığını söyleyen Kubilay Hocamız, Phildephia takımının Rum takımı ile maç yapıp farklı kazandığını anlatıyor. Konsolosluk aracılığıyla Türk takımı ile de maç yapmak istediklerini söyleseler de, Kubilay Hocamız çocukların manevi yönden çöküntüye uğramamaları için Phildelphia takımının oyuncularına seminer vermesini istemiş ve bu gerçekleşmiş. Yine 25 yıllık uzun atlama rekorunu 8,13 metre ile elinde bulunduran Jesse Owens’in rekorunu kıran Ralph Boston’da Kıbrıs’tan geçmiştir. Ralph Boston Kıbrıs’a geldiğinde methini duyduğu Kubilay Hoca ile tanışmış. Hatta Rolph Boston Kubilay hocanın ayakkabılarını beğenmiş ve kimin yaptığını sormuş. Ayakkabıcı Ali ustanın yaptığını söyleyip onu oraya götürmüştür. Ali usta bu vesileyle uzun atlama rekorunu 8 cm geliştirerek 8.21 metre ile rekor kıran Ralph Boston’un ayakkabılarını yapmıştır. Daha sonra da Ralph Boston Kubilay Hocamıza 50 dolar daha göndermiş ve Ali ustanın 2 çift ayakkabı daha yapmasını ve kendisine göndermesini istemiş . Ralph Boston’un rekor kırdığı yarışı ise Kubilay Hocamız eski rekortmen Jesse Owens ile birlikte izlemiş.
Kubilay Hocamız heyecanlı ve mutlu bir şekilde anlattığı olaylar kadar hüzünlenip gözlerinin dolduğu anları da bizlerle paylaştı. “Ömrümün sonuna kadar unutamayacağım ve içimde bir uhde olarak kalacak” dediği olayları bile paylaştı. 1954 yılında kendi tasarladığı ve “Akrep” adını verdiği bir jimnastik hareketi uygulattırdı ve onu fotoğrafla belgelemesine rağmen uluslararası platforumlarda gösteremedi. Daha sonra buna benzer bir hareketi Olga Korbut Münih Olimpiyatında yapmış ve belgelemiş. Bu hareket ve kendine has diğer hareketler Kubilay Hoca'nın keşfinden sonra olimpiyatlardan sonra literatürde “Korbut salto” ve “Korbut flip” olarak yer almış.
          Spora sportif değerlerle yaklaşan ve esas amacının toplumsal fayda ve hizmet olduğunu bilen böylesine bilgili, çalışkan, mesleğine değer verip dört elle sarılan çok sayıdaki hocalarımızdan biri Kubilay Rauf Beliğ. Spor ve jimnastik aşkı o kadar içine işlemiş ki , TV sehpasının kapaklarına, mobilyalarına bile ahşap oyma olarak 19 Mayıs hareketlerini yaptırmış.
Kubilay hocamız ve onun gibi hocalarımızı tanıdıkça, Raif Ortunç hocamızın dediği gibi “ÇILGIN ADAM” olmaya devam edeceğim.
İNSAN DOĞASININ EN DERİN İLKESİ TAKDİR EDİLMEYE DUYULAN İŞTAHTIR. (William James)
Saygı ve basketbolla kalın.
Tahir Soyer

06/02/2012         

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder