15 Nisan 2015 Çarşamba

Seminerlerin kariyer üzerine etkileri!

          Geçtiğimiz hafta Türkiye Basketbol Federasyonu Eğitim Kurulunun düzenlemiş olduğu Uluslararası Antrenör Gelişim Seminerine katıldık. 8. kez düzenlenen seminerin 5.sine katılmanın mutluluğunu yaşadım. Kişilerin mesleki veya başka konularla alakalı dünyadaki gelişmeleri takip etmesi ve değişimlere ayak uydurması gerekiyor. Eğitim seminerlerindeki gözlemlerimi ve kendi adıma yıllarca katıldığım seminerlerden öğrendiğim birkaç konuyu da bu fırsatla sizlerle paylaşmak istiyorum.
          Yıllardır Türkiye Basketbol Federasyonu Eğitim Kurulunun düzenlemiş olduğu gerek uluslararası veya normal gelişim seminerlerine katılıyorum. Genel hatlarıyla baktığımda TBF Eğitim Kurulu bu konuda oldukça başarılı oluyor. Seçilen konuların güncel olması, sunum yapması için davet edilen antrenörlerin konularında uzman olması seminerlerin amacına ulaşmasını sağlıyor.    
          Antrenörlüğe başlarken takımı oluşturduğumuzda hepimizin bir oyun anlayışı yani felsefemiz oluyor. Bir felsefeye sahip değilsek hedeflerimize ulaşma yolunda ciddi sıkıntılar yaşayacağımızı bilmemiz gerekiyor. Felsefemiz oluşurken de bunun uzun yıllar süreceğini ve tecrübe kazandıkça temelde olmasa da,  bazı detaylarda değişim gösterebileceğini biliyoruz. Benim temas etmek istediğim esas nokta şu ki; ister mesleğe yeni başlayalım veya çok uzun yıllar mesleğin içinde bulunalım edindiğimiz tecrübelerden daha da ilerisini öğrenmemiz kendimizi sürekli geliştirmemiz gerekiyor. Bu noktada da seminerler bunun için çok önemli bir yer tutuyor.
          Eğitim seminerlerinde düştüğümüz hataların başında, “bildiğimiz konular aktarılıyor” diyerek semineri dinlemeden dışarı kaçmayı düşünüp bundan yakınarak, bir şey elde edemediğimizden bahsediyoruz. Orada bulunan antrenörlerin her biri yıllarca içinde bulundukları meslekte kendi tecrübelerini bizlere aktarıyor. Bazen bir cümle veya tek bir kelime bile bize birçok şeyi düzeltmemizde, bakış açımızda değişime sebep oluyor. Tıpkı Mick Smith’in denge ile ilgili söylediği söz gibi.
          Bir vesileyle Çetin Yılmaz Hocam antrenmanımı izlemişti. Orada söylediği “Hocam çok güzel bir drill bunu bende kullanacağım. Ancak fabrikayı daha fazla çalıştırmalısın” cümlesi antrenörlük yaşamımda bazı şeylerin değişmesine yeterli olmuştu. Bu ve buna benzer birçok olay hepimizin başından geçebiliyor. Bu bir eğitim seminerinde veya kişisel bir karşılaşmada olabiliyor. Bu yüzden bilgilerimiz ve deneyimlerimiz konusunda sürekli gelişebileceğimizi, birikimlerin hiçbir zaman yeterli olmayacağını unutmamamız gerekiyor.
          Antrenörlüğe yeni veya kısa süre önce başlayan genç arkadaşlarımızın da eğitim seminerlerinden epey bir bilgi ile donanarak döndüğünü, mesleğe bakış açılarının ve vizyonlarının epey bir değiştiğini gözlemliyorum. Bu noktada genç arkadaşlarımızın dikkat etmesi gereken konu ise asla taklitçiliğe kaçmamaları ve oralarda gösterilen tüm drilleri değil, sadece kendi felsefelerine uygun drilleri alıp değiştirip kullanmaları gerektiğidir. Burada bir veya birkaç eğitimciden etkilenip bende tüm antrenmanlarımı bu şekilde planlamalıyım dememeli ve yine kendi felsefesine göre plan yapmalı diye öneriyorum.
          Eğitim, yaşamımızın vazgeçilmez parçası ve meslek yaşantımız için çok önemli. Eğitim anlık gelişmelerin takip edilmesi ve değişimlere ayak uydurulması anlamını taşıyor. Bunun için eğitim seminerlerine gidip kendimizi geliştirmeliyiz…  
“Öğrenmek amacıyla bakmazsanız öğrenemezsiniz.” Gellius


Saygı ve basketbolla kalın.

Tahir Soyer

05/07/2012

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder